Hayata sosyal, ruhsal, duygusal olarak hazırlayan öğrenme zekâsının artırımına da destek olan izcilik hareketi evrensel bir harekettir. İzcilik; çocuk ve genci tam anlamıyla topluma yararlı, insanları seven, onlara yardım eden, doğayı ve çevreyi koruyan, vatanına yararlı, milli ve manevî değerlere sahip, koruyan, benimseyen ve saygı duyan iyi bir insan olma sanatıdır.
14/6/1973 tarihli ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ve 5 Ocak 1961 tarihli ve 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu amaç ve hedeflerine destek olmak maksadıyla ders dışı egzersizi olan izcilik çalışmaları MEB Okuliçi Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Dairesi’ne bağlı olarak örgün ve yaygın özel ve resmi kurumlarda yapılmaktadır.
8–11 yaş (1.ve 5.sınıflar) Küçük İzci Basamağı, 12–15 yaş (İlköğretim 2.kademe, ortaokul) İzci Basamağı, 16–20 yaş (Orta öğretim, Lise) Ergin İzci Basamağı olarak MEB açılan İlk Aşama Liderlik Kursu ve Branş Kursu gören liderlerce eğitilen izciler bilhassa Küçük İzci Basamağı’nda anne ve babaya çok ihtiyaç duymaktadır.
Hafta içi 6 ders saati sınıf çalışmaları, açık hava etkinlikleri, arazi çalışmaları, orientring bilgisi vb. Milli Eğitim Bakanlığı hedef ve amaçlarına destek olurken kişinin kendine hizmet etmesi-kendi işini kendi yapması- başkalarına yardım, arazi bilgileri, kampçılık bilgisi kazanması, el becerilerini geliştirmesi, grupla-oba sistemi- hareket etmesi, kurallara uyması, demokratik olarak seçilmesi gibi uygulamalar yer almaktadır.
Çocuklarının derse olan sevgilerinin artması, akademik başarılarının artarak örnek olması, çevreye olan duyarlılığın fazlalaşması, bitki ve hayvanlara olan sevgisinin her şeyin önüne geçmesi bir de ulusal bayramlarda bandonun hemen arkasında üniformalarıyla disiplinli olarak yürümeleri hangi anne ve babayı heyecanlandırmaz ki!
İleriki izci basamaklarında; üç gün süreyle ev giderlerini tutmak alışveriş yapmak, yemek listesi hazırlamak, bir etek ya da elbisede sökülen yeri dikmek, obanın bir gezisini ayrıntılarıyla planlayıp organize etmek, bir bebeğin bakımını bilmek, saksıda iki cins çiçek yetiştirmek, evcil hayvan yetiştirmek veya en az ikisinin bakımını bilmek yanında; basit elektrik tamirini yapmak(Priz, Sigorta vb.),dikiş makinesinin temizliği ve yağlanmasını yapabilmek, evin dekorasyonu, tertip ve düzeni hakkında bilgi sahibi olmak, ev içinde gerekli bazı onarımları yapmak.(yama, sökük dikmek vb.),obasıyla münazara yapmak, bir hikaye anlatmak, konferans vermek, yüzme, voleybol, masa tenisi vb. sporlardan birini alışkanlık haline getirmek verilen eğitimlerden bazılarıdır.
2009 yılında Düzce ili Yığılca İlçesi Hocaköyü kardeş olarak seçen Ahmet Kabaklı İ.Ö.O.Küçük İzci ünitesi 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı hem Yığılca ilçe törenlerine katılarak hem de Hocaköy’deki kutlamalarda yer alarak yapmıştı.
Çocuklarındaki arzuyu, şevki gören 1.sınıf velileri o an bayrama izci olarak katılmak istemişlerdi. Mevzuatta yer almayan bu isteğe Başakşehir ilçe İzci Kurulu Başkanı olarak Nedim TAKTAK, içi burkularak olamaz demişti. Lâkin Yetişkin İzci olarak faaliyetlere katmak için proje hazırlayarak bakanlığa sunacağının müjdesini orada vermişti. Liderlik Temel Eğitimleri’nde bakanlığın görevlendirdiği eğitimci yazar Nedim TAKTAK bu projeyi baş izci ve diğer 4 tahta işaretli üst liderlerle görüşmüş onların tam desteğini almıştı.
Proje için Okuliçi Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Dairesi Başkanlığı izcilik şube müdürü Murat Yavuz’dan deneme için 13–17.03.2010 tarihleri için Ilgaz Kış Kampı oluru istemişti. Kabul edilen bu ilk denemeye Başakşehir İlçe M.E. Müdürü İsmail Baltacı tam destek vermişti. 50 kişilik ilk Yetişkin İzci Projesi katılan veli ve izcilerin oba sistemine uyum göstermeleri, kayak eğitimlerindeki başarıları ve gece etkinliklerindeki katılımlarıyla başarıyla gerçekleştirilmişti.
24–26.05.2010 tarihinde basına duyurma, Yetişkin İzcilerin And İçmesi, Kardeş İzci Ünitesi aracılığıyla Mardin’in hoşgörü ikliminde yol almak vardı. MEB Okuliçi Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Dairesi Başkanı İsmail TOKSÖZ, MEB izcilik şube müdürü Murat YAVUZ, İstanbul İl M.E. Müdürü Dr. Muammer YILDIZ, İçel’den gelerek Yetişkin İzcilere kısa -And İçme, İzcilik Türesi, izcilik marşı söyleme- eğitim veren lider eğitimcisi M.Beşir YAVUZ yanında beynelmilel izci liderleri İbrahim KURAK ve Kemal BEYCAN’a ilave olarak toplamda 18 sözleşme katılımcısı yer alacaktı projenin gezi uygulaması ve Midyat Kardeşliği’ni tescil etmede.
50 kişilik katılımcı içerisinde izci basamaklarından temsilen seçilen 12 izci ile lisans ve y.lisans öğretimine sahip 12 yetişkin izci Sabiha Gökçen havaalanından 24 Mayıs 2010 Pazartesi günü saat 19.15’te Mardin’e kardeş özlemi içerisinde kuşlar gibi uçtular. Onları Atak Koleji’nin ‘Gülen Yüzlü’ öğretmenleri karşıladılar. Akşam yemeği ikramında Ahmet Kabaklı İ.Ö.O.Küçük İzcisi A.Mustafa Tuna; Dikkat! diyerek herkesi yemek duası için ayağa kaldırdı.‘ Tanrımıza hamdolsun. Vatanımız milletimiz var olsun. Yediğimiz can olsun. İçtiğimiz kan olsun. Artsın eksilmesin. Taşsın dökülmesin. Halil İbrahim bereketi versin. Dikkaaat! Muammer Müdürüm!
Dr. Muammer Yıldız: Afiyet Olsun! Dedi. Müdür beyin çok hoşuna gitmişti. İzciyi yanına çağırarak ödülünü verdi: Alnına kocaman bir öpücük!
Atak Koleji idarecileri akşam yemeğinden sonra okulu gezdirdiler. Başarılarını anlattılar aferin bekleyen birinci sınıf öğrencisi edasıyla gelen misafirlerine.
Araçlara binilerek Mardin Öğretmenevi’ne doğru yola koyuldular.30 rakımlı İstanbul’dan 1150 rakımlı Mardin’deydiler, Dumansız Sevgi Ateşi izcilikte buluşmak için.
193.750 kişiden oluşan Başakşehir’den 82.134 kişilik Mardin’e varılmış, gerdanlık gibi görünen Mardin’den şehre uzun uzun bakılmıştı.
Sabah erkenden Kamışlı’ya gitmek için kalkıldı. Kahvaltı’da yemek duasını söyleyen Yuşa Dönmez Dikkat diyerek Okuliçi Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Daire (OBESİD) başkanı İsmail beye dönerek İsmail Başkanım deyiverdi. Başkan kamplardan ve uluslar arası faaliyetlerden alışkın olduğundan büyük kararlılık ve ciddiyetle; ‘Afiyet Olsun İzci’ dedi.
Klimalı otobüsle sınır boyunu takip ederek Nusaybin’e varıldı. Pasaportu olanlar Suriye Kamışlı beldesine sınırdan girdiler. Kalanlar ise; doğal güzellik olan Beyazsu’ya gitmeden Zeynelabidin Camii, Kaçakçılar Çarşısı, manastır ve ören yerini ziyaret ettiler. Beyaz su… Buz gibi akan kaynak suyu. Paçalarını sıvayan yolcular ayaklarını kar gibi suya daldırdılar. Anî bir şoke olanlar ayaklarını sudan çıkardılarsa da havanın bunaltan sıcaklığı söğüt ağacı altından közde pişen çayı yudumlarken tekrar suya daldırdılar.
Öğle yemeğinde Matiat’ta Kamışlıdan dönenlerle buluşuldu. Kaburga dolması, içli köfte vb. Yöresel yemeklerin ardından Abdullah Tüccar’ın yemek duası ve Muammer müdürün Afiyet Olsun komutuyla Deyrul Zaferan’a hareket edildi. Deyrulumur yani Mor
Gabriel, Deyrulzafaran Manastırı. "Mor" kelimesi Aramice'de "aziz" anlamina geliyor, Arapçası ile "Mar". Bahçesinde il M.E. Müdürüyle çay sohbetinde bulunan Yetişkin İzciler sohbetin mi yoksa çayın mı sıcak olduğunun kararını veremediler. Manastırın içinde bulunan, manastır yapılmadan önce yapılan Güneş Tapınağı… Tavan için kullanılan
taşlarda kemer köprülerdekine benzer kilit taş tekniği kullanılmış…diyen rehber detaylı bilgiler verdi. Akkoyunlular döneminde, Sultan Kasım tarafından 1487–1502 yılları arasında tamamlatıldığı kabul edilmekte olan Kasımiye Medresesi ziyaret edildi. Moğollarca şehit edilen Sultan Kasım’ın avludaki çeşme duvarındaki kanı tazeliğini korumakta… Kasımiye Medresesi açık avlulu, tek veya iki eyvanlı şemaya bağlı olarak inşa edilmiş iki katlı,
Kesme taş ve tuğlanın bir arada kullanıldığı bir yapı… Medresenin avlusundaki havuzda akan su tasavvufî bir betimlemeyi saklıyor. Suyun akışıyla doğumdan ölüme kadar insan hayatı ve sonrası simgelenmiş. Çeşmeden çıkan su doğumu, döküldüğü yer gençliği, ince uzun oluk olgunluğu ve suların bir havuzda toplanması ölümü temsil eder. Daha sonra bu su kanallarla toprağa aktarılır. Bu da topraktan tekrar can bulmayı.
Mardin'in siluetinde önemli bir yere sahip: Ulu Camii. Caminin minaresi, Kelime-i Tevhid ve Aşere-i Mübeşşere'nin (dünyada cennetle müjdelenmiş on Sahabe) isimleri ile süslü. Etrafınızı saran küçük rehberler anlatıyorlar heyecanla; ‘Molla Said-i Meşhur Mardin’e genç yaşında geldiğinden, medrese hocaları ile talebeler, önce onunla fikrî çatışma ve münazaraya girmek isterler. Başarılı olamayınca onu kendilerine üstat olarak kabul ederler. Herhâlde Üstad, bu enaniyetli hocalara meydan okuma nev’inden olacak ki, Ulu Camii’nin minaresinin şerefesine çıkar ve her iki kolunu yana açarak pervane gibi minare şerefesinde dolaşmaya başlar. Molla Said’i korkuyla izleyen halk hayretini gizleyemez.’diyerek o gün demir koruması olmayan minare şerefesini gösterdi.
Mardin müzesi ve alışverişten sonra Sultan Şeyhmus(Şeyh Musa Ezzuli) ziyareti. Hz. Abdülkadir Geylani devrinde yaşamış evliyanın büyüklerinden olan Şeyh Musa Ezzuli, Mardin’de yaşamış, orada vefat etmiştir. Kabri şerifleri, Mardin Şehrine yaklaşık 20 km. mesafede, Diyarbakır yolu üzerindedir. Gavsül Azam Hz. Abdülkadir Geylani’ye yakınlığı ile tanınır.
Midyat’ta belediye başkanının akşam yemeği ikramında yorgunluklar atıldı, gülen yüzler, kucaklaşanların karşılıklı sinerjileriyle. Midyat Öğretmenevinde gezilen yerlerin yapılamayan alışverişlerin rüyasıyla uykuya varıldı.
Sabah erken kalkan Yetişkin İzciler aday izci fularlarını 3’erli gruplar halinde bağladılar. Kahvaltı, yemek duası ve hınca hınç dolu Midyat Spor Salonu’nda İzci Yemin Töreni M.Beşir Yavuz lider yönetiminde yapıldı. Başakşehir ilçe İzci Kurulu Başkanı Nedim TAKTAK projenin serencamını anlatırken proje ortağı evsahibi Midyat İlçe İzci Kurulu Başkanı Mehmet Uysal kalplerin yakan sıcaklığının izcilik ateşi olduğunu, Nedim liderin branş kursu arkadaşı olduğu, projeler insanı olarak daima üretken yapısının olduğunu, bugünde bunun karşılığı olarak tüm protokolü Nedim TAKTAK ismi etrafında toplamasıyla inancın tam olmasının alkışlanması gerektiğini belirterek Hoş geldiniz dedi.
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız, izciliğin bir gönül işi, sevgi işi olduğunu belirtti. Yıldız, yapılması gerekenin toplumsal değerleri yaşatarak bir arada olmak olduğunu söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı Okuliçi Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Daire Başkanı İsmail Toksöz şöyle dedi: "Güzel ülkemizin güzel insanıyız hepimiz. Hani eskiden bir şiirimiz vardı söylerdik 'Orda bir köy var uzakta, gitmesek de gelmesek de bizim köyümüz' diyorduk ya, ben şimdi onun tersini söylüyorum, orda bir köy var uzakta gidersek, gelirsek bizim köyümüz, diyorum. İzci, Allah'ına, vatanına, milletine, çevresine ve kendisine karşı görevleri yerine getiren insandır."
Midyat Kaymakamı Fatih Akkaya ise izciliğin felsefesine dikkat çekti. Akkaya, izcilerin; kendi felsefesi olan, kendi içerisinde bir disiplini olan mükemmel insan olma adına ilk adımlarını bugün atacaklarını söyledi.
Ardından kürsüye Ömer Türkmen Eğitimciler Derneği (ÖTEDER) Başkanı Cemalettin Can çıktı. Bazı şer odaklarının kardeşlik bağlarını koparmak istediklerini kaydeden Akkaya, "Bunlar bilmelidir ki bir ailenin evlâtları nasıl ki kardeş olmaktan vazgeçmezlerse, bu ülkenin insanı da asla bir birlerinden vazgeçmeyeceklerdir. Bizler kökü bir olan bir ağacız, bize müdahale edenler ancak kökümüzü kurutmak isteyen din, ahlâk, sevgi, insanlık düşmanı zavallılardır. Şimdi sevme, sarmaş dolaş olma, kine, nefrete, düşmanlığa dur deme zamanıdır." şeklinde konuştu.
Ahmet Kabaklı İ.Ö.O. Kardeş İzci Ünitesi olan Kocatepe Kardeş İzci Ünitesine ziyaret gerçekleştirildi. Akıllı tahta, ses cihaz tekniği ve 22 koli kitabın yardımlaşma, paylaşma, kaynaşma, hediyeleşme olarak takdim edildi. Midyat Kaymakamı, Milli Eğitim Bakanlığı Okuliçi Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Daire Başkanı ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü tarafından kütüphane açılışı yapıldı.
Midyat’ta yöresel yemeklerin ardından Sıla dizisinin de çekildiği Çe-Kül korumasında olan konukevi gezildi. ''Rahiplerin meskeni '' anlamına gelen ve Süryanicede ''Dayro d'Umro'' dan türetilip Türkçeleştirilmiş ''Deyrulumur'' ismiyle bilinmekte olan manastır ziyareti ardından Gümüşçüler Çarşısı’nda alışveriş yapıldı.
Batman ve Hasankeyf. Batman a yaklaşık olarak 35 km uzaklıkta. Sular altında kalan El-Rızk Camii… Eyyubi Sultanı Süleyman tarafından 811/409 tarihinde yaptırılmış… Cami nin sadece minaresi kalmış… En önemli özelliği ise çift merdivenli olması… Kale ve 600 yıllık kapısı. Fotoğraflarda görülen karşımızda hala o günleri fısıldayan köprü; 1116 yılında Artuklular tarafından yapılmış…
Diyarbakır’da bizleri il İzci Kurulu Başkanı Masum lider ve diğer liderler karşıladılar.
27 şehit Sahabe-i Kiram kabirlerini ziyaret, kısa bir alışveriş ve akşam yemeği ardından havaalanına varış. Kostantiniyye 29 Mayıs’ta fethedilecekti. Biz 24–26 Mayıs arasında Mardin, Nusaybin, Midyat, Hasankeyf (Gercüş),Batman, Diyarbakır’da Yetişkin İzcilerimiz ve protokolümüzle gönüller fethinden dönülmekteydi. feth edilmişti.
“Kostantiniyye elbet feth olunacaktır. Onu feth eden kumandan ne güzel kumandan, onu feth eden asker, ne güzel askerdir.” Sırrının sahibi Koca Sultan Fatih Sultan Han’ın Fatih Camii’ndeki kabirlerini ziyaret ederek kendilerine teşekkürlerimizi izciler olarak sunacaktık.
Sırada Mersin Ahmet Kabaklı İ.Ö.O. Kardeş Ünitesi Güneş İ.Ö.O. Küçük İzci Ünitesi Ziyareti ve Yetişkin İzci Yaz Kampı uygulaması var:14–18 Haziran 2010.
NEDİM TAKTAK
Başakşehir İlçe İzci Kurulu Başkanı